Zelenski’den Kritik Açıklama: Seçim İçin Ateşkes Şartı ve ABD’ye Çağrı
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, savaş koşullarında gündeme gelen seçim tartışmalarına dair net bir pozisyon aldı. Zelenski, güvenli bir seçim süreci için ateşkesin şart olduğunu vurgularken, bu konuda Rusya ile diyaloğa girmesi için doğrudan Amerika Birleşik Devletleri’ne çağrıda bulundu.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, “Gönüllüler Koalisyonu” adı verilen ve Ukrayna’ya askeri, insani ve mali destek sağlayan ülkeler grubunun düzenlediği çevrimiçi toplantıda önemli açıklamalara imza attı. Toplantının gündem maddelerinden biri, uluslararası kamuoyunda ve Ukrayna iç siyasetinde giderek daha fazla tartışılmaya başlanan bir konuydu: savaş devam ederken Ukrayna’da genel seçimlerin düzenlenip düzenlenemeyeceği.
Zelenski, konuya ilişkin net bir ön koşul ortaya koydu: “Seçim süreci ve oylama boyunca en azından bir ateşkes olmalı. Bunun konuşulması gerekiyor.” ifadelerini kullandı. Ancak Ukrayna liderinin açıklamaları bununla sınırlı kalmadı. Zelenski, uluslararası diplomasiye dair beklentisini de şu sözlerle açıkça dile getirdi: “Açık konuşmak gerekirse, Ukrayna’da biz, Amerika’nın bu konuda Rus tarafıyla görüşmesi gerektiğine inanıyoruz.”
Bu çağrı, Ukrayna’nın savaş sırasında seçim konusundaki temel yaklaşımını ve uluslararası toplumdan beklentilerini net bir şekilde ortaya koyuyor. Zelenski, Ukrayna’nın tek taraflı olarak böyle bir süreci başlatamayacağını, güvenli ve adil bir seçim için öncelikle çatışmaların durması gerektiğini vurgularken, bu ateşkesin sağlanması için de başlıca müttefiki ABD’yi Rusya Federasyonu nezdinde bir arabulucu olarak devreye sokmayı öneriyor.
Yasal ve Siyasi Arka Plan: Ukrayna mevzuatı, ülkenin savaş halinde olduğu veya olağanüstü hal durumlarında genel seçimlerin yapılmasını açıkça yasaklıyor. Bu hüküm, seçmen güvenliğini, oylamanın bütün ülke genelinde eşit ve serbest şekilde yapılabilmesini ve sonuçların meşruiyetini garanti altına almayı amaçlıyor. Ancak, Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin beş yıllık anayasal görev süresi geçen yıl, 2023’te sona erdi. Savaş koşulları nedeniyle seçimler ertelenmiş durumda. Bu durum, özellikle Ukrayna’nın en büyük destekçisi konumundaki ABD’deki bazı siyasi çevrelerde tartışma konusu haline gelmişti.
Özellikle, ABD Başkanı seçimlerine yeniden aday olan ve Ukrayna’ya verilen desteğin koşullarını sık sık sorgulayan Donald Trump’ın artan siyasi baskısı, Kiev yönetimi üzerindeki seçim konusundaki tartışmaları daha da alevlendiriyor. Trump ve onun yakın çevresindeki bazı isimler, Ukrayna’da demokratik süreçlerin devam etmesi gerektiği yönünde açıklamalar yaparak, Zelenski yönetimini dolaylı bir şekilde eleştiriyor. Zelenski’nin “Gönüllüler Koalisyonu” önünde yaptığı bu açıklama, bir yandan bu iç ve dış baskılara yanıt niteliği taşırken, diğer yandan da seçim meselesinin teknik ve güvenlik boyutuna dikkat çekerek, sorumluluğun bir kısmını uluslararası topluma, özellikle de ABD’ye yüklüyor.
Analistlere göre, Zelenski’nin “Rus tarafıyla görüşme” vurgusu, konunun sadece bir iç siyaset meselesi olmadığını, doğrudan savaş dinamikleri ve uluslararası diplomasi ile bağlantılı olduğunu gösteriyor. Rusya’nın, işgal ettiği Ukrayna topraklarında ve savaşın devam ettiği cephe hatlarında seçim sürecini kabul edip etmeyeceği, güvenli geçişi sağlayıp sağlamayacağı büyük bir soru işareti. Zelenski’nin stratejisi, bu riskli ve belirsiz süreçte, ABD’yi ateşkes müzakerelerinde daha aktif bir role davet etmek ve seçim konusundaki siyasi talepleri, somut bir güvenlik ön koşuluna bağlamak olarak yorumlanıyor.
Sonuç olarak, Zelenski’nin açıklamaları, Ukrayna’nın savaş sırasındaki demokratik süreçlere yaklaşımını şekillendiren ikilemi gözler önüne seriyor: Bir yanda anayasal görev süresinin dolması ve demokratik meşruiyetin devamına yönelik dış baskılar, diğer yanda ise ülkenin büyük bir kısmında devam eden aktif çatışmalar, milyonlarca seçmenin yerinden edilmiş olması ve işgal altındaki bölgelerde oy kullanmanın fiziksel imkansızlığı. Zelenski, bu açmazdan çıkış yolunu, önceliği barış ve güvenliğe vererek ve bu sorumluluğu uluslararası müttefikleriyle paylaşarak aramayı tercih ediyor.