Dünya

Yemen’de CIA ve Mossad adına casuslukla suçlanan 13 kişi hakim karşısında





Yemen’deki Casusluk Ağı İddianamesi: 37 Yıllık Bir Operasyonun Perde Arkası

Savcılık iddianamesi, ülke içinde onlarca yıldır faaliyet gösterdiği öne sürülen, kalkınma ve insani yardım maskesi altında örgütlenmiş sofistike bir istihbarat ağının detaylarını ortaya koyuyor. Dava, bölgede giderek yoğunlaşan güvenlik ve istihbarat savaşlarının yeni bir cephesine işaret ediyor.

Yemen savcılığının hazırladığı iddianameye göre, merkezi soruşturma kapsamındaki şüpheliler, 1987 yılından 2024’e kadar uzanan, neredeyse 37 yıllık bir zaman diliminde, ABD ve İsrail istihbarat servisleriyle bağlantılı kapsamlı bir casusluk ağının parçası olarak faaliyet yürüttü. Bu uzun soluklu operasyonun, özellikle son yıllarda Yemen’in geçirdiği kritik siyasi ve askeri dönüşümler sırasında aktif rol oynadığı iddia ediliyor.

Savcılık belgeleri, grubun operasyonel taktiğini şu şekilde açıklıyor: Şüpheliler, uluslararası alanda meşru görünen “kalkınma ve insani yardım projeleri” kisvesini bir örtü olarak kullanmış. Bu örtü altında, Yemen’in askeri tesisleri, siyasi karar alma mekanizmaları, güvenlik birimlerinin yapılanması, ekonomik verileri ve sosyal dokusuna ilişkin son derece hassas bilgileri sistematik bir şekilde topladıkları öne sürülüyor. Daha da çarpıcı olan iddia ise, bu kişilerin sadece bilgi toplamakla kalmayıp, çeşitli devlet kurumlarında görev yapan bazı Yemenli yetkilileri, yabancı istihbarat servisleri adına çalışmaya ikna etmeye ve yönlendirmeye çalıştıkları yönünde.

İddianamede yer alan ve davanın temel suçlamasını oluşturan husus, sanıkların faaliyetlerinin nihai amacının “Yemen devletinin ulusal bağımsızlığını, toprak bütünlüğünü ve savunma kapasitesini zayıflatacak çalışmalar yürütmek” olduğu yönünde. Bu ifade, davayı sıradan bir istihbarat faaliyetinden çıkarıp, ulusal güvenliği doğrudan hedef alan bir “yıkıcı faaliyet” çerçevesine oturtuyor. Mahkeme süreci devam ederken, savcılığın sunduğu belge ve dijital delillerin kapsamlı incelemesi, bir sonraki oturuma ertelendi. Bu erteleme, dosyanın hacmi ve iddiaların ciddiyeti göz önüne alındığında, beklenen bir gelişme olarak yorumlanıyor.

Bu dava, Yemen’de son dönemde art arda görülen ve uluslararası bağlantılar içeren benzer yargılamalar zincirinin en yeni halkası. Geçtiğimiz ay sonuçlanan bir davada, İsrail ve Batılı müttefikleri adına casusluk yapmakla suçlanan 17 kişi idam cezasına çarptırılmış, iki sanığa ise 10’ar yıl hapis cezası verilmişti. Bu karar, Yemen makamlarının söz konusu faaliyetlere yönelik “sıfır tolerans” politikasının sert bir göstergesi olarak kayıtlara geçti.

Yemen istihbarat ve güvenlik birimlerinin bu alandaki operasyonları bununla da sınırlı değil. Ülke makamları, Kasım ayı başında yaptığı bir açıklamayla, CIA, Mossad ve Suudi Arabistan istihbaratının ortak kontrolünde çalıştığı iddia edilen başka bir casusluk ağının daha çökertildiğini duyurmuştu. Söz konusu ağın özellikle Yemen’in enerji tesisleri, limanlar gibi kritik altyapıları, askeri üsler, balistik füze ve insansız hava aracı (İHA) üretim ve depolama noktaları hakkında detaylı istihbarat toplamakla görevlendirildiği belirtilmişti.

Uzmanlar, bu art arda gelen operasyon ve yargılamaların arka planında, bölgedeki jeopolitik gerilimde yaşanan keskin yükselişin olduğuna dikkat çekiyor. ABD ve İngiltere’nin, İsrail’e destek gerekçesiyle Yemen topraklarına yönelik hava saldırılarına başlamasının ardından, Yemen yönetimi hem iç güvenlik önlemlerini hem de karşı-istihbarat soruşturmalarını önemli ölçüde yoğunlaştırdı. Bu durum, istihbarat savaşlarının her iki taraf için de öncelikli mücadele alanlarından biri haline geldiğini gösteriyor.

Öte yandan, Yemen güçleri, 2023 yılından bu yana, Filistin’deki gelişmelere tepki olarak İsrail ve İsrail bağlantılı hedeflere yönelik füze saldırılarını sürdürüyor ve Kızıldeniz’deki deniz operasyonlarına devam ediyor. Bu askeri hamleler ile ülke içinde artan istihbarat operasyonları ve yargılamalar, Yemen’in bölgesel çatışmadaki aktif ve çok cepheli rolünün bir yansıması olarak değerlendiriliyor. Son gelişmeler, Yemen’in sadece askeri değil, aynı zamanda görünmez bir istihbarat cephesinde de uluslararası aktörlerle karmaşık ve riskli bir mücadele içinde olduğunu ortaya koyuyor.

Haber, Yemen savcılık makamlarının resmi iddianamesi, mahkeme kayıtları ve güvenlik birimlerinin önceki açıklamaları referans alınarak detaylandırılmıştır.


İlgili Haberler

ABD’den Danimarka’ya 3 milyar dolarlık askeri satış onayı

haberci

Güneydoğu Asya’nın sel ve heyelan bilançosu

haberci

İsrail ordusunda psikolojik rahatsızlık patlaması. “1 terapist 750 kişiye bakıyor”

haberci

Yorum Bırakın

Bu web sitesi deneyiminizi iyileştirmek için çerezler kullanır. Bunu kabul ettiğinizi varsayacağız, ancak isterseniz devre dışı bırakabilirsiniz. Kabul Et Devamını Oku

Gizlilik ve Çerez Politikası