Spor

Metin Öztürk: Yazıklar olsun






Derbi Sonrası Fırtına: Galatasaray Yönetiminden Hakem Performansına Sert Tepki

Derbi Sonrası Fırtına: Galatasaray Yönetiminden Hakem Performansına Sert Tepki

Süper Lig’in bu sezonki ilk büyük derbisinde, Kadıköy’deki Şükrü Saraçoğlu Stadyumu’nda oynanan Fenerbahçe – Galatasaray maçı, saha içindeki 1-1’lik beraberlik skorundan çok daha büyük tartışmalara sahne oldu. Karşılaşmanın ardından yaşananlar, Türk futbolunun kronikleşmiş hakemlik sorununu bir kez daha tüm çıplaklığıyla gözler önüne serdi.

Maç sonu düdüğünün sesi henüz kulaklarda yankılanırken, Galatasaray Kulübü 2’nci Başkanı Metin Öztürk, basın mensuplarının karşısına geçerek, sadece bir maçın değil, adeta bir sistem eleştirisi niteliğinde son derece sert ve çarpıcı açıklamalarda bulundu. Öztürk’ün ifadeleri, spor kamuoyunda uzun süredir dile getirilen ancak bir kulüp yöneticisi tarafından bu denli net ve pervasızca dillendirilmeyen gerçekleri ortaya koydu.

“Bu Bir Milat Olmalı”: Sistem Eleştirisi ve Çakmak Hadisesi

Konuşmasına duygularını kontrol ederek başladığını belirten Öztürk, “Konuşmak istemiyorduk ama bu milat olmalı” diyerek sözlerine başladı. Türk futbolundaki hakemlik sisteminin mevcut haliyle kurtuluşunun mümkün olmadığını vurgulayan Öztürk, ilk olarak tribünlerden sahaya atılan ve futbolcu güvenliğini doğrudan tehdit eden bir olaya dikkat çekti.

“Kazımcan’a bir çakmak atıldı. 1 santimetre aşağı gelse kör olacaktı” şeklinde konuşan Öztürk, bu ciddi olayın üzerinin kapatılmaması gerektiğinin altını çizdi. Sporun en temel unsuru olan oyuncu güvenliğinin ihlal edildiği bu durumda, yetkilileri harekete geçmeye çağırdı: “Mutlaka emniyetin 6222’den o kişiyi bulup, ceza vermesini istiyoruz.” Bu sözler, stadyumlardaki şiddet ve kontrolsüzlük sorununun da derbilerde ulaştığı tehlikeli boyutu gözler önüne serdi.

“Kollanan Bir Hakem” İddiası ve Maç Yönetimine Ağır Suçlamalar

Metin Öztürk’ün açıklamalarının en çarpıcı kısmı, maçın hakemi Atilla Karaoğlan’ın performansına ve arka planına yönelik iddiaları oldu. Öztürk, hakemin tarafsızlığını ve liyakatini doğrudan sorgulayarak, “Bu hakem, MKH tarafından mı, federasyon tarafından mı kollanıyor? Birileri tarafından kollanıyor” ifadelerini kullandı.

Karaoğlan’ı “çok kötü hakem” olarak nitelendiren Öztürk, bu kadar önemli bir derbi maçına FIFA kokartlı bir hakem yerine, performansı tartışmalı bir ismin atanmasını da eleştirdi. Öztürk’e göre maçın ikinci yarısı, özellikle Galatasaray’ın oyununu kesmek üzere kurgulanmıştı: “İkinci yarı Galatasaray’ı oynatmamak üzere kuruluydu.”

Yaşanan tartışmalı pozisyonlara da değinen Öztürk, iki spesifik olayın altını çizdi. İlk yarının son dakikalarında Barış Alper Yılmaz’ın ceza sahası içinde yaşadığı pozisyonun net bir penaltı olduğunu, ancak hakemin bu pozisyona dönüp dahi bakmadığını savundu. Öztürk, hakemin zihninde “ne şiş yansın ne kebap” şeklinde bir beraberlik hayali olduğunu iddia ederek, “İnsanların emeklerine yazık etti” dedi.

İkinci büyük iddia ise Fenerbahçeli futbolcu Joshua King’in, Galatasaraylı Sacha Boey’e yaptığı müdahaleye ilişkin. Öztürk, bu pozisyonun net bir kırmızı kart gerektirdiğini, ancak hakemin yine bu olaya müdahale etmediğini öne sürdü.

Çifte Standart İddiası ve “Ödüllendirilmiş” Hakem Vurgusu

Metin Öztürk, eleştirilerini bir başka hakemle yapılan çarpıcı bir karşılaştırmayla destekledi. Geçmişte benzer bir hatadan dolayı Arda Kardeşler’in hakemlik kariyerinin sonlandırıldığını hatırlatan Öztürk, Atilla Karaoğlan’ın Beşiktaş maçında Sallai’nin pozisyonunda oyunu durdurduğunu, ancak aynı hassasiyeti bu maçta göstermediğini belirterek bir çifte standart olduğunu ima etti.

“Bu kadar berbat bir hakem, böyle bir maça verilerek ödüllendirildi” diyerek sözlerini noktalayan Öztürk, “Yazıklar olsun” ifadesiyle tepkisinin boyutunu gösterdi.

“Bu Tiyatroyu Seyretmeyeceğiz”: Galatasaray’dan Sistemle Mücadele Sözü

Öztürk’ün açıklamaları, sadece bir maçın eleştirisi olmanın ötesine geçerek, Galatasaray’ın bundan sonraki tavrını da ilan etti niteliğindeydi. “Gerçekten ortada bir tiyatro oynanıyor ve biz de bu tiyatroyu seyrediyoruz. Biz Galatasaray olarak bu tiyatroyu seyretmeyeceğiz” diyen Öztürk, kulübün her türlü adaletsizliğin karşısında olacağını vurguladı.

Bu kararlılığın maç sonucundan bağımsız olduğunun altını çizen Öztürk, “Bunu unutmayın, aklınıza yazın, kazıyın. Galatasaray her türlü adaletsizliğin karşısındadır. Biz 95’inci dakikada o golü yemeyip, kazansaydık da aynı şeyi söyleyecektik” dedi. Bu ifade, tepkinin sadece puan kaybından değil, temel bir prensip meselesinden kaynaklandığını gösterdi.

Son sözlerinde Türkiye Futbol Federasyonu’na (TFF) açık bir çağrıda bulunan Metin Öztürk, “Biz bugün berabere kaldığımız için üzüntülüyüz. Ama böyle berbat bir yönetime daha çok üzüntülüyüz. Federasyon ya buna önlem alacak ya da ligin sonuna kadar bu tip röportajlar devam edecek” diyerek, kulübün bu konuda ısrarcı ve takipçi olacağının sinyalini verdi.

Bu açıklamalar, sadece bir futbol maçının ardından yapılmış sıradan teknik direktör veya yönetici değerlendirmesinin çok ötesinde. Türk futbolunda yönetim, hakemlik ve adalet arayışına dair derin bir sistem sorgulaması ve bir kulübün, bu sisteme karşı topyekün bir mücadele başlatma iradesini ortaya koyuyor. Süper Lig’in geri kalanında bu iradenin ne gibi sonuçlar doğuracağı ve TFF’nin bu sert çıkışa nasıl bir yanıt vereceği, önümüzdeki günlerin en çok konuşulacak konularından biri olacak gibi görünüyor.


İlgili Haberler

Ali Koç haftalar sonra ilk kez Kadıköy’de

haberci

Galatasaray’a derbi öncesi 3 müjde

haberci

Fenerbahçe 10 eksikle Avrupa sınavında! İşte muhtemel 11’ler

haberci

Yorum Bırakın

Bu web sitesi deneyiminizi iyileştirmek için çerezler kullanır. Bunu kabul ettiğinizi varsayacağız, ancak isterseniz devre dışı bırakabilirsiniz. Kabul Et Devamını Oku

Gizlilik ve Çerez Politikası