Dünya

Liderlerin Asya çıkarması dikkat çeken görüntülere sahne oldu






Diplomasinin İnce Dokunuşları: Macron’un Chengdu Ziyareti ve Putin’in Yeni Delhi Hareketliliği

Diplomasinin İnce Dokunuşları: Macron’un Chengdu Ziyareti ve Putin’in Yeni Delhi Hareketliliği

Uluslararası diplomasi sahnesi bu hafta, dünyanın iki farklı köşesinde eşzamanlı gerçekleşen ve küresel dengelere dair önemli mesajlar taşıyan iki üst düzey ziyarete tanık oldu. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Çin’in kalbinde, Sichuan eyaletinin Chengdu şehrinde Devlet Başkanı Xi Jinping ile bir araya gelirken, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de Ukrayna savaşı sonrası Hindistan’a ilk resmi ziyaretini gerçekleştirdi. Her iki ziyaret de, sadece ikili ilişkileri değil, aynı zamanda Ukrayna’daki savaşın gölgesinde şekillenen yeni jeopolitik ve ekonomik ittifak arayışlarını da gözler önüne serdi.

Macron’un Chengdu Buluşması: Tarih, Panda Diplomasisi ve Zorlu Müzakereler

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Çin ziyareti, geleneksel devlet protokollerinin ötesine geçen, son derece hesaplı ve sembolizmle yüklü bir organizasyon olarak dikkat çekti. Ziyaretin merkezi, Pekin yerine, Çin’in kültürel ve doğal mirasının canlı bir örneği olan Chengdu şehriydi. Bu tercih, ilişkilerde sadece ticari ve siyasi boyutlara değil, kültürel ve insani bağlara da vurgu yapma niyetinin bir göstergesiydi.

Ziyaretin en çarpıcı anlarından biri, iki lider ve eşlerinin, 2200 yıldan daha eski bir geçmişe sahip, UNESCO Dünya Mirası listesindeki Dujiangyan Barajı ve Sulama Sistemini birlikte gezmeleri oldu. Bu antik mühendislik harikası, sadece tarihi bir mekan olmanın ötesinde, insanın doğa ile uyum içinde çalışarak kalıcı çözümler üretebileceğinin bir simgesi. Macron, burada kendisine anlatılan sistem karşısında derin etkilenmişliğini ifade etti. Ziyaretten bir gün önce, Macron’un güvenlik görevlileri eşliğinde, bölgenin dağlık manzarasına karşı göl kenarında yaptığı sabah koşusu ise, resmiyetin dışına çıkan, daha rahat ve kişisel bir profil çizme çabası olarak yorumlandı.

Diplomasinin daha sevimli yüzü ise First Lady Brigitte Macron’un Chengdu Dev Panda Yetiştirme Araştırma Merkezi’ne yaptığı ziyaretle ortaya çıktı. Merkez, Çin’in uzun yıllardır sürdürdüğü “panda diplomasisinin” önemli bir durağı. 2012’de Fransa’ya ödünç verilen iki dev pandanın (Yuan Zi ve Huan Huan) yeni döndüğü bu merkezde yapılan ziyaret, yeni bir işbirliği haberiyle taçlandırıldı. Çin, Fransa’ya iki yeni dev panda gönderme sözü verdi. Bu jest, iki ülke arasındaki dostane ilişkilerin bir nişanesi olarak kayda geçti.

Ancak, bu kültürel ve sembolik dokunuşların arka planında, oldukça sert ve zorlu siyasi-ekonomik müzakereler yaşandı. Macron, Xi Jinping ile yaptığı görüşmelerde iki ana konuyu masaya getirdi: Ukrayna’da devam eden savaşın sona erdirilmesi ve Çin ile Avrupa Birliği (özellikle de Fransa) arasındaki derin ticaret dengesizliklerinin düzeltilmesi. Macron, bu ziyareti, uluslararası gerginliklerin tırmandığı ve ticaret açıklarının Çin lehine genişlediği bir dönemde “karşılıklı güven” ve “birlikte hareket etme iradesinin” bir testi olarak nitelendirdi. Çin’in Rusya üzerindeki etkisini kullanarak Ukrayna’da barış sürecine katkı sağlaması ve Avrupa pazarına yönelik daha adil bir ticaret yaklaşımı benimsemesi, Fransa ve AB’nin açık beklentileri arasındaydı.

Putin’in Yeni Delhi Ziyareti: Görkemli Karşılama ve Stratejik Ortaklık Arayışı

Öte yandan, Asya’nın bir başka devinde, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’yı işgalinden bu yana Hindistan’a ilk ziyaretini gerçekleştirdi. Ziyaret, Batı’nın ağır yaptırımları altındaki Rusya için hayati önemde yeni stratejik ve ekonomik koridorlar açma arayışının bir parçasıydı. Putin, Yeni Delhi’deki başkanlık sarayında son derece görkemli bir törenle karşılandı. Kırmızı halı serilmesi, onur kıtası teftişi ve 21 pare top atışı gibi tam devlet protokolü uygulanması, Hindistan’ın geleneksel dostuna verdiği değerin ve Batı baskılarına rağmen bağımsız dış politika izleme kararlılığının bir göstergesi olarak okundu.

Putin ile Hindistan Başbakanı Narendra Modi arasındaki görüşmelerin gündemi son derece somut ve pratik konularla doluydu. Büyük bütçeli savunma satışları ve ortak silah üretim girişimleri listenin başında yer aldı. Hindistan, geleneksel olarak Rus savunma sanayii’nin en büyük müşterilerinden biri ve bu ilişkinin sürdürülmesi her iki taraf için de kritik. Enerji alımları, özellikle Rus petrol ve gazının Hindistan’a kesintisiz akışının sağlanması da görüşmelerde öne çıkan bir diğer maddeydi. Daha geniş ekonomik angajmanlar ve uluslararası ödeme sistemlerindeki sorunlara çözüm arayışları da masadaydı.

Liderlerin, Rusya’nın Ukrayna işgalinin yarattığı jeopolitik şok dalgalarını ve ABD eski Başkanı Donald Trump döneminde artan, halen etkileri süren korumacı politikaların küresel ticarette yol açtığı aksaklıkları da ele alması bekleniyordu. Her iki ülke de, çok kutuplu bir dünya düzeninde birbirlerine stratejik manevra alanı sağlayabilecek önemli ortaklar konumunda.

Sonuç: İki Ziyaret, Bir Dünya

Macron’un Chengdu’daki kültür ve diplomasi dolu programı ile Putin’in Yeni Delhi’deki stratejik ve güvenlik odaklı ziyareti, günümüzün karmaşık uluslararası sistemine dair çarpıcı bir karşılaştırma sunuyor. Bir yanda, Batı ile Çin arasında, Ukrayna krizi ve ticaret savaşları gölgesinde ilerleyen, diyaloğu sürdürme çabası; diğer yanda, Batı yaptırımlarından kaçınmaya çalışan Rusya ile jeopolitik çıkarlarını dengelemeye çalışan Hindistan arasındaki kadim stratejik ortaklığın yeniden tesis edilme girişimi. Her iki diplomasi trafiği de, küresel güç dengelerinin yeniden şekillendiği, ittifakların sorgulandığı ve ekonomik güvenliğin siyasetin merkezine yerleştiği bir dönemin habercisi niteliğinde. Panda yavrularının sevimli görüntüleri ve antik barajların ihtişamı ne kadar sıcak mesajlar taşısa da, bu ziyaretlerin arka planındaki müzakereler, dünyanın geleceğini şekillendirecek soğuk ve sert gerçeklerle ilgili.


İlgili Haberler

İsrail’in Eurovision’a katılmasına izin verilmesi protestoları tetikledi

haberci

ABD’nin Paris Büyükelçisi, Sarkozy ile görüşmek için mahkemeden izin almış

haberci

Hong Kong yangınında can kaybı 159’a yükseldi

haberci

Yorum Bırakın

Bu web sitesi deneyiminizi iyileştirmek için çerezler kullanır. Bunu kabul ettiğinizi varsayacağız, ancak isterseniz devre dışı bırakabilirsiniz. Kabul Et Devamını Oku

Gizlilik ve Çerez Politikası