İnternetteki ‘bitkisel’ tehlike






Bitkisel Ürünlerdeki Gizli Tehlike: Merdiven Altı Üretim ve Sahte Takviyeler


Bitkisel Ürünlerdeki Gizli Tehlike: Merdiven Altı Üretim ve Sahte Takviyeler

Son yıllarda, sağlıklı yaşam trendlerinin de etkisiyle, ‘bitkisel’, ‘doğal’ ve ‘organik’ etiketleriyle pazarlanan gıda takviyeleri, vitaminler ve mineral desteklerinin kullanımında kaygı verici bir artış gözlemleniyor. Bu ürünlere yönelimde, geleneksel tıbba duyulan güvensizlik, hızlı çözüm beklentisi ve sosyal medyanın yönlendirici etkisi büyük rol oynuyor. Ancak daha da endişe verici olan, tüketicilerin bu ürünleri, fiyatlarının daha düşük olması ve kolay ulaşılabilirlik nedeniyle, güvenilirliği kanıtlanmış eczaneler yerine, denetimsiz internet sitelerinden temin etmeleri. Bu kontrolsüz pazar, beraberinde ciddi ve geri dönüşü olmayan sağlık risklerini getiriyor.

Adli Tıp Uzmanı Prof. Dr. Halis Dokgöz, konunun ciddiyetine dikkat çekerek, “Çoğunu orijinalinden ayırt etmek zor. Dolayısıyla ucuza aldığınızı sandığınız bu ürünler sağlığınıza ciddi zararlar verebilir” uyarısında bulunuyor. Prof. Dr. Dokgöz, özellikle internet ve eczane dışı kanallarda satılan bitkisel ürünlerin ardındaki ölümcül tehlikeler hakkında hayati bilgiler paylaşıyor.

Doğal Maskesi Altındaki Sentetik Zehirler

Piyasada “tamamen bitkisel” veya “%100 doğal” olarak lanse edilen pek çok ürün, aslında içeriğinde yasaklanmış sentetik ilaçlar barındırabiliyor. Bu durumun en çarpıcı örneği, zayıflama amacıyla kullanılan ürünler. Obezite tedavisinde kullanılan ve kalp krizi ile felç riskini artırdığı gerekçesiyle 2010 yılında yasaklanan sibutramin maddesi, hâlâ “zayıflama çayı” veya “bitkisel kapsül” adı altında satılan ürünlerde en sık rastlanan bileşen. Bu madde, vücuttan yağ değil, aşırı su atılmasına neden oluyor. Bunun sonucunda oluşan potasyum kaybı ve kalp ritim bozuklukları, genç yaşta bile açıklanamayan kalp krizlerine ve ani ölümlere yol açabiliyor.

Benzer bir aldatmaca, cinsel performans artırıcı olarak satılan bitkisel takviyelerde de yaşanıyor. İçeriğinde sildenafil (viagranın etken maddesi) yerine, onun yapısal olarak çok benzeri ancak denetimsiz ve tehlikeli bir türevi olan “aminotadalafil” bulunabiliyor. Bu gizli maddeler, kardiyovasküler sistemde ani çöküşe (kollaps) neden olarak ölümle sonuçlanabiliyor. Tüketici masum bir “bitki çayı” içtiğini zannederken, aslında yasaklı ilaçlardan oluşan ölümcül bir kokteyl ile kendini zehirliyor. Yapılan analizler, özellikle zayıflattığı iddia edilen ve “doğal” ibareli ürünlerin neredeyse yüzde 80’inde gizli sentetik ilaç bileşenleri tespit edildiğini ortaya koyuyor.

Toplumdaki Yanılgı: “Bitkisel, Zararsızdır”

Prof. Dr. Halis Dokgöz’ün altını çizdiği en önemli noktalardan biri, toplumda yerleşik olan ‘Bitkisel ilaçların bir zararı yoktur’ algısı. Bu yanılgı, acil servislere ciddi şikayetlerle başvuran veya maalesef otopsiye alınan vakalarda, yakınlarının kişinin “ilaç kullanmadığını” beyan etmesine neden oluyor. Hastalar, kullandıkları bitkisel takviyeleri “ilaç” olarak görmedikleri için bunları doktorlarına bildirmiyor. Bu durum, tanı ve tedavi sürecini zorlaştırmanın yanı sıra, adli vakalarda toksikolojik analizlerin yönünü de şaşırtarak gerçek ölüm nedeninin gizli kalmasına sebep olabiliyor.

Uyarı: Kullanılan tüm bitkisel ürünler, vitaminler ve takviyeler, reçeteli ilaçlar kadar ciddiye alınmalı ve mutlaka hekime bildirilmelidir. Bu bilgi, hayat kurtarıcı olabilir.

Sosyal Medyanın Yanıltıcı Etkisi ve “Kulaktan Dolma” Dozlar

Günümüzde, sosyal medya fenomenleri veya sağlık profesyoneli olmayan kişilerin bitkisel takviye tavsiyeleri, ne yazık ki bilimsel verilerden ve hekim önerilerinden daha etkili hale gelmiş durumda. Bu popüler figürlerin deneyimlerini paylaşması, takipçilerde yanlış bir güven duygusu oluşturuyor. “Kulaktan dolma” bilgilerle yapılan doz ayarlamaları ise zehirlenme vakalarına davetiye çıkarıyor. Her bünye farklı tepki verir ve bir kişiye iyi gelen bir karışım, bir başkası için toksik etki gösterebilir.

Merdiven Altı Üretimin Yol Açtığı Sağlık Felaketleri

İnternet üzerinden satılan ve merdiven altı koşullarda üretilen bu sahte takviyeler, sadece gizli sentetik ilaçlar içermekle kalmıyor. Kontrolsüz üretim süreçleri, başka ölümcül riskleri de beraberinde getiriyor:

  • Doz belirsizliği: İçerdikleri etken maddelerin dozu tam olarak bilinmediği için beklenmedik toksik (zehirleyici) etkiler ortaya çıkabilir.
  • Kirlilik riski: Bu ürünler, tehlikeli kimyasalların yanı sıra, pestisit (tarım ilacı), salmonella bakterisi ve küf zehri olan aflatoksin bile içerebilir. Tüm bu maddeler, karaciğer ve böbreklerde geri dönüşü zor hasarlara, hatta kansere yol açabilir.
  • Yanlış bitki karışımı: Zayıflama çaylarına yanlışlıkla karışabilen Aristolochia (loğusa otu), böbrek yetmezliğine ve üriner sistem kanserlerine neden olabilmektedir.
  • Bazı bitkilerin doğal toksisitesi: Karakafes otu karaciğer damarlarını tıkayabilirken, sakinleştirici etkisiyle bilinen Kava Kava bitkisi karaciğer için toksik olabilir. Hatta yoğun miktarda yeşil çay ekstraktı içeren zayıflama hapları bile yüksek dozda alındığında karaciğer hasarına yol açabilir.

Reçeteli İlaçlarla Ölümcül Etkileşimler

Bitkisel ürünlerin bir diğer büyük riski, reçeteli ilaçlarla girdikleri tehlikeli etkileşimlerdir. Tüketiciler, bu ürünlerin vücuttaki diğer ilaçlarla reaksiyona girmeyeceğini düşünme eğilimindedir. Oysa gerçek tam tersidir.

Bitkisel ekstreler, yüzlerce kimyasal bileşenden oluşan karmaşık karışımlardır. Bu bileşenler, karaciğerde ilaçları metabolize eden enzimleri etkileyerek, reçeteli ilaçların kandaki düzeylerini ölümcül seviyelere çıkarabilir veya tamamen etkisiz hale getirebilir. Birkaç kritik örnek:

  • Magnezyum: Yaygın kullanılan bir takviye olmasına rağmen, birçok ilacın emilimini bozabilir. Bu nedenle diğer ilaçlarla aynı saatte alınmamalıdır.
  • Ginseng ve Yüksek Doz Omega-3: Bağışıklık güçlendirici ve enerji verici olarak bilinen Ginseng ile Omega-3 yağ asitleri, yüksek dozlarda kan sulandırıcı etki gösterir. Eğer hasta aynı zamanda warfarin, aspirin gibi reçeteli kan sulandırıcı ilaç kullanıyorsa, kontrol edilemeyen iç kanama riski katlanarak artar.
  • Sarı Kantaron (St. John’s Wort): Aktif bileşenleri hiperisin ve hiperforin, depresyon tedavisinde kullanılan antidepresanlarla (SSRI’lar gibi) etkileşime girerek, serotonin sendromu adı verilen, ajitasyon, halüsinasyon, ateş ve hatta ölümle sonuçlanabilen hayati bir tehlike yaratabilir.

Eczacı Berrin Yorgun, konuya ilişkin önemli bir prensibi hatırlatıyor: “İlacı zehirden ayıran dozudur.” Ancak internetten satılan bu merdiven altı ürünlerde doz standardizasyonu ve kalite kontrolü bulunmuyor. Yorgun, “Bu takviyeler merdiven altı üretildiği için sertifikasızdır. Ancak ambalajları neredeyse gerçeğiyle aynıdır. LOT numarası bile taklit edilmektedir. İçerikleri boş olabileceği gibi bazen de karaciğerde ve böbreklerde hasara yol açabilir” diyerek uyarıyor. Özellikle kanser hastalarını hedef alan ve “iyi geldiği” iddia edilen bitkisel ürün pazarının da had safhada olduğunu vurguluyor.

Sonuç ve Hayati Tavsiye: Güven Eczanededir

Tüm bu veriler ışığında, bitkisel adı altında satılan tüm ürünlerin, vitamin ve mineral takviyelerinin mutlaka ve sadece eczanelerden temin edilmesi gerektiği netlik kazanıyor. Eczaneler, Sağlık Bakanlığı tarafından sıkı denetlenen, ürün kaynağı ecza depoları veya doğrudan lisanslı üreticiler olan, arada herhangi bir denetimsiz aracı kurum bulunmayan tek yasal kanaldır. Ayrıca eczanelerde, ürünler hakkında bilimsel bilgi verebilecek profesyonel bir sağlık danışmanı (eczacı) bulunur. Bu, olası ilaç etkileşimlerinin önlenmesi ve doğru kullanım için hayati önem taşır. Adli ve hukuki sorumluluk açısından da net muhatap eczanelerdir. Sağlığınızı riske atmayın; ucuz ve kolay çözümlerin ardındaki ölümcül tuzaklara düşmeyin. Her türlü takviye kullanım öncesi mutlaka hekiminize ve eczacınıza danışın.


İlgili Haberler

Doktor Viso, ‘aç kalmadan ve acı çekmeden’ zayıflamak isteyenlere 70-25-5 diyet formülünü önerdi

haberci

Çöpe attığınız bu meyve kabuğu kırmızı etten 100 kat daha faydalı

haberci

Kuyumculardan korkutan uyarı: Bu altınları takanlar yoğun bakımlık oluyor!

haberci
Yükleniyor....

Bu web sitesi deneyiminizi iyileştirmek için çerezler kullanır. Bunu kabul ettiğinizi varsayacağız, ancak isterseniz devre dışı bırakabilirsiniz. Kabul Et Devamını Oku

Gizlilik ve Çerez Politikası
gazete haberleri