Fenerbahçe’de Tedesco’dan Kritik Maç Analizi ve Samimi İtiraflar
Sarı-lacivertli teknik adam, Başakşehir beraberliğinin ardından oyunu, sakatlıkları, forvet krizini ve hakemlerle olan sıra dışı diyaloğu masaya yatırdı.
Maç: RAMS Başakşehir FK 1-1 Fenerbahçe
Yer & Tarih: Başakşehir Fatih Terim Stadyumu, Süper Lig 15. Hafta
Goller: Başakşehir (XX’), Fenerbahçe (XX’)
Fenerbahçe, Süper Lig’de şampiyonluk yarışında paha biçilmez puanların heba olduğu bir akşamda, Başakşehir’de 1-1’lik beraberlikle yetinmek zorunda kaldı. Maçın ardından basın toplantısına çıkan Teknik Direktör Domenico Tedesco, sadece skoru değil, takımın ruh halini, oyun planının nerede tıkandığını ve sezon içindeki derin sorunları cesur bir şekilde ele aldı. Toplantı, bir maç yorumundan öte, takımın iç dinamiklerine dair nadir bir pencere açtı.
“Galatasaray Etkisi Yoktu, Ama Oyun Sürekliliğimiz Koptu”
Sorgulamanın hemen başında, bir önceki hafta oynanan ve galibiyetle sonuçlanan kritik Galatasaray derbisinin bu maça olan olası fiziksel veya psikolojik etkisi gündeme geldi. Tedesco, bu konuda net ve kesin bir tavır takındı:
“Herhangi bir etkisi olmadı. Biz sadece kendi maçımızı konuşuyoruz. Bu süreçte sadece Başakşehir’i konuştuk, analiz ettik ve ona göre hazırlandık.”
Ancak, hazırlıkların sahada istenen karşılığı bulması yalnızca 15 dakika sürdü. Tedesco’ya göre takım, başlangıçta tüm planları mükemmel yansıtıyordu. Baskı, pozisyonlar ve oyun hakimiyeti vardı. Fakat futbolun en acımasız gerçeği devreye girdi: golsüzlük.
Dönüm noktası ise 20. dakikada yaşandı. Sağ bek Nuno Semedo‘nun sakatlanarak oyundan çıkması, Tedesco’ya göre maçın seyrini kökten değiştirdi. Bu zorunlu değişiklik, takımın sağ kanadında hem savunma hem de hücum dengelerini altüst etti. Planlanan baskı pres sistemi sekteye uğradı ve Fenerbahçe, ilk yarının son bölümlerinde rakibine alan bırakmaya başladı.
İkinci yarıya ise istenen tepkiyle başlanamadı. Tedesco, “2’nci yarının başına bakınca oyuna giremedik. Rakip daha çok topa sahip olan taraftı. Top onlardayken kaybedecekleri bir şey yoktu, rahattılar” diyerek, takımın oyuna geri dönüşündeki gecikmeye işaret etti. Ancak kendi kalesinde yedikleri golün ardından bir uyanış yaşandı. Enerji yükseldi, baskı arttı ve beraberlik golü bulundu. Tedesco bu noktada özeleştiri de yapmaktan kaçınmadı: “Kötü oynadığınız maçta golü buluyorsanız, o maçı kazanmanız lazım. Bugün onu yapamadık.”
Hakemler Hakkında Şaşırtıcı Derecede Olumlu Açıklama
Türk hakemleri ve özellikle de dördüncü hakem ile yaşadığı diyalog sorulduğunda Tedesco’dan gelen yanıt, alışılagelmiş teknik direktör çıkışlarından oldukça farklıydı. Öncelikle tarafsız değerlendirme yapamayacağının altını çizerek başladı:
Ancak asıl dikkat çeken, maçtaki dördüncü hakemle yaşadığı etkileşimi anlatırken gösterdiği içtenlik oldu. Kendisinin zaman zaman duygusal tepkiler verebildiğini ve kenardan dördüncü hakeme sık sık sorular yönelttiğini itiraf eden Tedesco, “Bana çok centilmence yaklaştı. Uzun zamandır bu işi yapıyorum. Şunu söyleyebilirim; harika biriydi ve gerçek bir centilmendi. Benim duygularımın yükseldiği, öfkelendiği zamanlarda beni sakinleştirmeyi başardı” ifadelerini kullandı. Bu açıklama, Türk futbolundaki sert hakem-teknik direktör ilişkilerine dair nadir bir olumlu örnek teşkil etti.
Forvet İkilisi: İşbirliği Var Ama Eksiklikler de Derin
Toplantının en teknik ve analitik kısmı, forvet hattının verimliliğine ayrıldı. Tedesco, Edin Džeko ve Anderson Talisca ikilisiyle çift forvet oynamaya başlama kararının arkasındaki düşünceyi açıkladı. Plzeň maçında ve Galatasaray derbisinde bu sistemin tehlikeli olduğunu gördüklerini, iki forvetle rakip savunmaları daha fazla zorlayabildiklerini belirtti.
Fakat bu sistemin de kendi içinde avantaj ve dezavantajları olduğunu soğukkanlılıkla kabul etti. Özellikle Džeko için yaptığı değerlendirme dikkat çekiciydi:
“Duran (Džeko) özgüvenli bir oyuncu ama benim için şiddetli baskı yapan, defansı sürekli rahatsız eden bir fiziksel gücü maalesef şu an yok. Bu, sistemimiz için bir dezavantaj olabiliyor. Zamana ihtiyacımız var. Aynı şekilde Nesyri’ye baktığımızda da özgüveninin henüz istediğimiz seviyede olmadığını görüyoruz.”
Her iki forvetin de kaliteli olduğunu vurgulayan Tedesco, sorunun bireysel form ve takım adaptasyonundan kaynaklandığını, üzerinde çalışılması gereken bir “güncel durum” olduğunu söyledi. Konuşmasını, forvetlerine olan inancını vurgulayarak bitirdi: “Şunu biliyorum, forvetlerimin gücüne inanıyorum.”
Sonuç: Bir Beraberlikten Fazlası
Domenico Tedesco’nun bu basın toplantısı, sıradan bir maç sonu değerlendirmesinin çok ötesine geçti. Bir teknik adamın, takımının fiziksel kırılganlıklarını (Semedo sakatlığı), psikolojik direncini (gol sonrası uyanış), taktik ikilemlerini (çift forvet dengesi) ve hatta kendi duygusal kontrolünü nasıl analiz ettiğini gözler önüne serdi.
Başakşehir’de alınan 1 puan, skor tablosunda iki puan kayıp olarak görünse de, Tedesco’nun yaptığı bu detaylı ve şeffaf açıklamalar, Fenerbahçe’nin uzun sezonda karşılaştığı gerçek zorlukların bir haritasını çıkardı. Taraftar ve medya, sadece sonucu değil, bu sonuca giden yoldaki tüm taşları, Tedesco’nun ağzından dinlemiş oldu. Şimdi soru şu: Bu samimi tespitler, sahada düzeltici adımlara dönüşebilecek mi?