Konyaspor Teknik Direktörü Çağdaş Atan’dan Sert Açıklamalar: VAR Hakemi Sarper Barış Saka’ya Tepki ve “Anadolu Takımları” Eleştirisi
Süper Lig’in iddialı ekiplerinden Fenerbahçe ile oynanan kritik mücadelenin ardından Konyaspor Teknik Direktörü Çağdaş Atan, basın karşısına geçti. Atan, sadece maçın gidişatına dair değil, Türk futbolunun kronikleşmiş sorunlarına parmak basan, oldukça sert ve düşündürücü açıklamalarda bulundu. Özellikle VAR hakemi Sarper Barış Saka’ya yönelttiği eleştiriler ve “Anadolu takımları” ayrımına dair sözleri, sosyal medyada ve spor kamuoyunda geniş yankı buldu.
Şükrü Saracoğlu Stadyumu’nda oynanan ve Fenerbahçe’nin galibiyetiyle sonuçlanan maçın ardından mikrofonlara gelen genç teknik adam, duygularını ve analizlerini saklamadı. Konuşmasının başında zorlandığını belirtse de, sessiz kalmanın sorumluluğuna ihanet olacağını düşündüğü için açıklama yapma gereği duyduğunu vurguladı.
“Biraz zor elbette konuşmak ama illa konuşmam gerekiyorsa konuşayım,” diyerek söze başlayan Atan, maçın kritik dönüm noktasını net bir şekilde işaret etti: “27. dakikadaki penaltıya kadar iyi mücadele ediyorduk ancak oradan ilk 45 sonuna kadar çok kötü oynadık.” Bu cümleler, takımının o penaltı kararıyla birlikte psikolojik ve taktik olarak dağıldığının bir itirafı niteliğindeydi.
Atan’ın eleştirileri, sadece bir kararın yarattığı sonuçla sınırlı kalmadı. Türk futbolunda sıkça tartışılan bir konuya, İstanbul takımlarına karşı oynanan çekinceli futbola dikkat çekti. “İstanbul’a gelip burada Fenerbahçe’ye karşı suya sabuna dokunmadan oynuyorsunuz. Temassız oynuyorsunuz. Bu olmaz tabi.” ifadelerini kullanan Atan, bu durumun bir tercihten ziyade, adeta bir zorunluluk haline getirildiğini ima etti.
Bu sözler, Çağdaş Atan’ın açıklamalarının belki de en çarpıcı kısmını oluşturuyor. Teknik direktör, hakem kararlarında bir “takım konumu” ayrımı olduğunu iddia ederek, geçen hafta kendi lehlerine verilmeyen bir penaltıyı örnek gösterdi. “Alma-verme dengesi”ndeki farka yaptığı vurgu, ligde uzun süredir tartışılan ve birçok teknik adamın üstü kapalı değindiği bir şikayeti açıkça dile getirmiş oldu.
Atan, galibiyeti ve üstün performansı nedeniyle Fenerbahçe’yi tebrik etmeyi de ihmal etmedi. “Zaten Fenerbahçe iyi oynadı ve kazandı.” diyerek rakibin hakkını teslim etti. Ancak hemen ardından eklediği “Ama sen maçı alıp bir taraftan diğer tarafa taşıyorsun!” cümlesi, asıl öfkesinin galibiyete değil, maçın dinamiklerini ve adil mücadele zeminini değiştirdiğine inandığı hakem kararlarına olduğunu gösterdi.
Arka Plan Bilgisi: Çağdaş Atan’ın hedef gösterdiği isim olan VAR hakemi Sarper Barış Saka, geçtiğimiz yıllarda aktif hakemliği bıraktığını açıklamıştı. Ancak Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) yeni düzenlemeleri ve VAR sistemi için oluşturduğu kadro doğrultusunda, bazı eski hakemler VAR odalarında görevlendirilmeye başlandı. Saka da bu kapsamda görev yapan isimlerden biri. Atan’ın tepkisi, sadece bir karara değil, aynı zamanda aktif sahada olmayan bir ismin bu denli kritik bir teknolojik sistemde kilit rol oynamasına yönelik.
Ve nihayet, Çağdaş Atan eleştirilerinin odağına VAR hakemi Sarper Barış Saka’yı yerleştirdi. Saka’nın geçmişte hakemliği bıraktığını hatırlatan Atan, “VAR’da Sarper Barış Saka var; hakemliği bırakmıştı. Hakemliği bıraktıysa neden orada?” sorusunu yönelterek, TFF’nin bu atama ve görevlendirme politikasının şeffaflığını ve mantığını sorguladı. Bu soru, sadece bir kişiyi değil, federasyonun karar mekanizmalarını da hedef alan daha geniş bir eleştirinin kapısını araladı.
Çağdaş Atan’ın bu açıklamaları, Türk futbolunun sadece sahadaki 90 dakikayla sınırlı olmayan, derinlerde yapısal sorunlar barındırdığını bir kez daha gözler önüne serdi. Adil yarışma ortamı, hakem standartlarının tutarlılığı, büyük takım-küçük takım ayrımı ve görevlendirme kriterlerinin netliği gibi temel meselelere parmak basan bu çıkış, önümüzdeki günlerde hem federasyon hem de medya nezdinde tartışılmaya devam edecek gibi görünüyor.
Konyaspor için bu maçın bir “hedef maç” olmadığını belirten Atan, takımının asıl hedeflerine odaklanacağını ima etse de, yaptığı bu çıkışla, Türk futbolunda ses getiren ve belki de bazı değişimlerin tetikleyicisi olabilecek bir duruş sergilemiş oldu. Taraftarlar ve spor yorumcuları, bu cesur eleştirilerin ligdeki diğer teknik adamlar tarafından da sahiplenilip sahiplenilmeyeceğini ve yetkililerden nasıl bir yanıt geleceğini merakla bekliyor.