Almanya’da Noel Pazarı Saldırı Planı: Beş Şüpheli Tutuklandı

Almanya’da, Noel sezonunun başlamasına kısa bir süre kala, ülke genelindeki festivalleri gölgeleyebilecek ciddi bir güvenlik operasyonu gerçekleştirildi. Yetkililer, ülkenin güneyindeki Bavyera eyaletinde bir Noel pazarına yönelik araçlı saldırı planladıkları iddiasıyla beş kişiyi gözaltına aldı. Tutuklamalar, geçmişte yaşanan kanlı Noel pazarı saldırılarının ardından yükseltilen alarm seviyelerinin ve artan güvenlik önlemlerinin somut bir sonucu olarak kayıtlara geçti.

Olayın perde arkasına ilişkin detaylar, Alman Bild gazetesinin edindiği bilgilerle daha da netlik kazandı. Gazetenin haberine göre, gözaltına alınan 56 yaşındaki Mısırlı şüpheli, Bavyera’nın Dingolfing-Landau bölgesinde faaliyet gösteren bir caminin imamı olarak tanınıyor. Yetkililer, bu kişinin, bir araç kullanarak kalabalık bir Noel pazarına saldırı düzenlenmesi yönünde çağrıda bulunan ve planı kışkırtan ana figür olduğunu düşünüyor. Planın amacının, “mümkün olduğu kadar çok insanı öldürmek ve yaralamak” olduğu iddia ediliyor.

Üç Faslı şüphelinin ise, 37 yaşındaki Suriyeli şüpheli tarafından radikalleştirildikten ve kışkırtıldıktan sonra saldırıyı fiziki olarak gerçekleştirmeye karar verdikleri öne sürülüyor. Bu dinamik, organize terör planlarında sıklıkla görülen, bir ‘akıl hocası’ ile onun yönlendirdiği ‘icracılar’ modelini akıllara getiriyor.

Operasyonun başarısı, Alman yetkililer tarafından büyük bir güvenlik zaferi olarak lanse edildi. Bavyera Eyaleti İçişleri Bakanı Joachim Herrmann, Bild gazetesine yaptığı açıklamada, “Güvenlik servislerimiz arasındaki harika iş birliği, muhtemel İslamcı saikle düzenlenecek bir saldırıyı engelledi” ifadelerini kullandı. Bu açıklama, istihbarat birimleri, federal polis (BKA) ve eyalet güvenlik güçleri arasındaki bilgi paylaşımı ve koordinasyonun hayati önemini bir kez daha vurguladı.

Bu gelişme, Almanya’nın Noel pazarlarına yönelik güvenlik endişelerini yeniden alevlendirdi. Ülke, son yıllarda bu geleneksel ve sevilen festivalleri hedef alan iki büyük trajedi yaşadı. 2016 yılında, radikal İslamcı bir saldırgan, Berlin’deki Breitscheidplatz’daki Noel pazarına kamyonla daldı ve 12 kişinin ölümüne, onlarcasının yaralanmasına neden oldu. Daha yakın bir tarihte, geçtiğimiz yıl Magdeburg kentinde düzenlenen saldırıda ise altı kişi hayatını kaybetti, 300’den fazla kişi yaralandı. İlginç ve tartışma yaratan bir detay ise, Magdeburg saldırısının, İslam’ı eleştiren ve aşırı sağcı görüşleri desteklediği bildirilen 51 yaşındaki Suudi psikiyatrist Talip Cevat Abdulmohsen tarafından gerçekleştirilmiş olmasıydı.

Bu art arda gelen saldırılar ve bu yılki başarılı engelleme operasyonu, Almanya’da Noel pazarlarının güvenliği konusunda süregelen tartışmaları yeniden gündemin merkezine taşıdı. Geleneksel olarak açık havada, ışıklarla süslenmiş, sıcak şarap ve sosyal buluşmaların mekanı olan bu pazarlar, artık beton bariyerler, yüksek güvenlik kamerası ağları, gizli ve açık polis devriyeleri ile korunuyor. Bu önlemler, maliyetleri önemli ölçüde artırırken, bazı küçük kasaba ve şehirlerde, artan güvenlik harcamaları ve organizasyonel zorluklar nedeniyle bu yüzlerce yıllık geleneğin iptal edilmesine yol açtı.

Alman halkı için Noel pazarları, karanlık kış günlerinde bir araya gelmenin, geleneği yaşatmanın ve toplumsal neşenin bir simgesi. Ancak, gerçekleşen ve planlanan saldırılar, bu masum kutlamaların nasıl sembolik hedeflere dönüşebildiğini acı bir şekilde gösterdi. Yetkililer, vatandaşları tedirgin etmemekle, olası tehditlere karşı hazırlıklı olmak arasında hassas bir denge kurmak zorunda. Bavyera’da gerçekleştirilen bu son operasyon, bu tehditlerin somut ve devam eden bir gerçeklik olduğunu, ancak etkin istihbarat ve güvenlik önlemleriyle bertaraf edilebileceğini ortaya koydu.