Gagauzya’nın Eski Lideri Constantinov, Kapalı Cezaevinde 12 Yıl Hapisle Yüzleşiyor
Moldova’nın özerk bölgesi Gagauzya’nın siyasi sahnesinde derin izler bırakan eski Halk Meclisi Başkanı Dmitri Constantinov, kamuoyunu derinden sarsan bir yolsuzluk davasında ağır bir cezaya çarptırıldı. Mahkeme, Constantinov’u kapalı cezaevinde infaz edilmek üzere 12 yıl hapis cezasına mahkûm etti. Bu karar, yalnızca bir bireyin trajik düşüşünü değil, aynı zamanda bölgedeki güç dengeleri ve hesap verebilirlik meselelerine dair köklü soru işaretlerini de gün yüzüne çıkarıyor.
Mahkemenin Sert Yaptırımları: Siyasi Kariyerin Sonu ve Devasa Tazminat Yükü
Mahkeme heyeti, hapis cezasının ötesinde Constantinov’a iki çarpıcı yaptırım daha getirdi. İlk olarak, 5 yıl boyunca belirli kamu görevleri ve yöneticilik pozisyonlarından men edildi; bu, siyasi kariyerine kesin bir darbe olarak yorumlanıyor. İkinci ve maddi açıdan yıkıcı olan yaptırım ise tazminat yükümlülüğü. Mahkeme, Constantinov’un 46 milyon ley (yaklaşık 2.3 milyon Euro) değerindeki kamu zararını tazmin etmesine hükmetti. Bu dudak uçuklatan rakam, davanın altında yatan iddiaların vahametini çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor.
Savcılığın İddiaları: Oğul İçin Kurulan Kirli Düzen ve Sahte Anlaşmalar
Moldova polisi ve savcılığının ortaya attığı suçlamalar, 2017-2020 yılları arasında gerçekleşen bir dizi şaibeli finansal işlemi işaret ediyor. İddialara göre Dmitri Constantinov, o dönemde Gagauzya’nın başkenti Komrat’ta faaliyet gösteren bir şirketin yöneticiliğini üstlenirken, oğlunun çıkar sağladığı başka bir firmaya yönelik hukuka aykırı para transferlerini kolaylaştırmak için diğer sanıklarla iş birliği içinde hareket etti.
Savcıların sunduğu kanıtlar, bu transferleri meşrulaştırmak adına sahte hizmet ve mal alım sözleşmelerinin kurgulandığını ortaya koyuyor. Şirketin varlıkları ve nakit kaynakları, bu uydurma anlaşmalar yoluyla sistematik bir şekilde boşaltıldı. Nihayetinde, şirketin kasıtlı olarak iflasa sürüklendiği ve devletin 46 milyon leyin üzerinde bir zarara uğratıldığı savcılığın iddianamesinin temel dayanağını oluşturuyor. Bu tablo, kamu kaynaklarının kişisel çıkarlar uğruna nasıl talan edildiğini acı bir şekilde gözler önüne seriyor.
İstifanın Perde Arkası: Sağlık Mazereti mi, Yaklaşan Yargı Fırtınası mı?
Dmitri Constantinov, dava sürecindeki kritik gelişmelerden yalnızca birkaç hafta önce, 14 Kasım 2025 tarihinde, Gagauzya Halk Meclisi Başkanlığı görevinden beklenmedik bir şekilde istifa ettiğini duyurmuştu. Constantinov, bu kararını “sağlık sorunları” gerekçesiyle açıklamıştı. Ancak, istifayı takip eden hızlı tutuklama ve yargılama süreci, bu ani ayrılığın ardında yükselen yargı baskısının olup olmadığı sorusunu gündeme getiriyor. Siyasi görevden feragat etmesi, onu adaletin pençesinden kurtaramadı.
Sonuç: Siyaset, Yolsuzluk ve Hesap Verebilirlik Üzerine Ders Niteliğinde Bir Vaka
Dmitri Constantinov davasının sonucu, Moldova ve özerk Gagauzya bölgesi için çok katmanlı anlamlar barındırıyor. Bir taraftan, yargının üst düzey bir siyasi figüre karşı böylesine ağır bir cezayı cesurca verebilmesi, hukukun üstünlüğü adına güçlü bir sembol olarak görülüyor. Diğer taraftan, davanın merkezindeki iddialar – oğul için kurulan çıkar ağı, sahte belgeler ve kamu kaynaklarının yağmalanması – bölgedeki yönetişim ve şeffaflık krizlerini tüm çıplaklığıyla bir kez daha ifşa ediyor. Constantinov’un cezaevine uzanan yolculuğu, yalnızca kişisel bir çöküş öyküsü değil, aynı zamanda gücün denetimi ve siyasi sorumluluk üzerine yeniden düşünmeye davet eden çarpıcı bir vaka olarak tarihe kazındı.