Yılbaşı sofrasının vazgeçilmezi cep yakıyor: Fiyatlar bin 180 liraya dayandı






Yılbaşı Sofralarında Kuruyemiş Krizi: Fiyatlar Tavan Yaptı, Alışveriş Rüzgarı Dindi


Yılbaşı Sofralarında Kuruyemiş Krizi: Fiyatlar Tavan Yaptı, Alışveriş Rüzgarı Dindi

İzmir Kemeraltı Çarşısı’nda yılbaşı hazırlıkları, artan kuruyemiş fiyatları ve derinleşen ekonomik sıkıntıların gölgesinde sessiz sedasız ilerliyor. Geleneksel coşkunun yerini, bütçe hesapları ve mecburi kısıntılar aldı.

Yeni yıla sayılı günler kala, Türkiye’nin dört bir yanındaki evlerde sofraların geleneksel lezzetlerinden biri olan kuruyemiş, bu yıl alışılmadık derecede yüksek fiyat etiketleriyle tüketicinin karşısına çıkıyor. İzmir’in kalbi Kemeraltı Çarşısı, bu durumun en net gözlemlendiği yerlerden biri. Çarşıda, Antep fıstığı, fındık, badem ve kajudan oluşan karışık kuruyemişlerin kilosu 400 liradan başlayıp, 1.180 liraya kadar tırmanıyor. Özellikle Antep fıstığı ve fındık gibi milli ürünler, 500-540 lira bandında seyrederek, yılbaşı keyfini ekonomik bir hesap sorma anına dönüştürüyor.

Fiyat Aralığı Dikkat Çekici: Karışık çerezler 400 TL – 1.180 TL | Antep Fıstığı & Fındık: 500-540 TL

ANKA Haber Ajansı’na konuşan çarşı esnafı ve alışverişe gelen vatandaşların ortak görüşü, yılbaşı alışverişinin önceki yıllara kıyasla belirgin bir şekilde zayıf geçtiği yönünde. Kuruyemiş fiyatlarındaki sert artışla birleşen düşen alım gücü, vatandaşları daha az miktarda alışveriş yapmaya, hatta bazı ürünlerden tamamen vazgeçmeye zorluyor.

Esnafın aktardığına göre, geçmiş yıllarda yılbaşına bir ay kala başlayan ve giderek artan kalabalık hareketliliği, bu yıl yerini sönük bir ticarete bırakmış durumda. İnsanlar, alışverişi son ana bırakıyor veya sembolik miktarlarla yetiniyor.

Esnafın Gözünden: “Fiyatlar Yüksek, Talep Durgun”

Kuruyemişçi Ümit Kiyatçı, geçmiş yıllarla yapılan karşılaştırmanın kaçınılmaz olduğunu belirterek, “Kuruyemiş fiyatları şu an biraz yüksek. Yani geçmiş yıllara göre biraz yüksek” diyor. Kiyatçı, yılbaşı nedeniyle karışık kuruyemişlere olan talebin nispeten devam ettiğini, ancak miktarların çok düştüğünü vurguluyor. “Geçmiş yıllarda mesela yılbaşına bir ay kala bayağı bir kalabalık olurdu. İnsanlar evlerine bugünden götürmeye başlardı. Şu an o kalabalık yok” sözleriyle, çarşının o eski hareketliliğinden uzak olduğunu ifade ediyor.

Bir diğer esnaf Oktay Söğüt ise fiyat politikalarına dair önemli bir ayrıntıyı paylaşıyor. Söğüt, bir yıldır birçok ürünün fiyatını sabit tuttuklarını, sadece fındık ve Antep fıstığında artış yaşandığını söylüyor. Ancak bu istikrara rağmen satışlarda düşüş gözlemlediklerini belirtiyor. Söğüt’ün tezgahındaki fiyatlandırma şöyle:

  • 540 TL: Antep fıstığı, fındık, badem, kaju, fıstık (5’li karışım).
  • 500 TL: Antep fıstığı, fındık, badem, kaju, kabak çekirdeği.
  • 400 TL: Antep fıstığı, fındık, badem, kabak çekirdeği, leblebi.

Söğüt, kabak çekirdeğini 140 liradan, çiğdemi ise 100 liradan bir yıldır değiştirmeden sattıklarını ekleyerek, “Mücadele ediyoruz” diyor. Yılbaşına kısa bir süre kala yoğunluk beklentisi olsa da, genel tabloyu şu çarpıcı sözlerle özetliyor:

“13 gün var yılbaşına… Geçen senelere göre bir boşluk var çarşıda. Alım gücüyle alakalı. Alım gücü düştü çünkü… Ülkede kimse geçinemiyor şu anda. En zenginine de sorsan geçinemiyor. En alt grup da geçinemiyor. Zengin-fakir ayrımı kalmadı artık. Fakir iyice fakirleşti. Zengin uçta gitti. Orta direkt yok oldu gitti diyelim.”

Rekolte Düşüklüğü ve Mecburi Kısıntılar

Esnaf Hanefi Bardak, fiyat artışlarının arkasındaki temel nedenlerden birine, tarımsal üretimdeki düşüşe dikkat çekiyor. Bardak, “Kuruyemiş fiyatları geçen seneye göre bir tık daha fazla. O da mahsulün yağmurun az olması, mahsulün az olması, rekoltenin düşük olmasından kaynaklı” açıklamasını yapıyor. Müşteri davranışlarındaki değişimi ise net bir şekilde gözlemlediklerini söylüyor: “Eskiden mesela bir kilo alıyorsa şu anda 750 gram ya da yarım kilo alıyorlar. İhtiyacını yine karşılıyorlar.” Bu durum, tüketicinin temel ihtiyacı karşılarken bile miktarda kısıntıya gitmek zorunda kaldığının bir göstergesi.

Vatandaşın Sesinden: “Pahalı Ama Mecburen Alıyoruz”

Alışveriş için çarşıya gelen vatandaşların yorumları, ekonomik baskının günlük hayata nasıl yansıdığını gözler önüne seriyor. Sabriye Emine Kaygısız, fiyatların bütçeyi zorladığını itiraf ediyor: “Pahalı ama mecburen alıyoruz.” Yurt dışında yaşayan kızı için aldığını belirten Kaygısız, “Yan gelirlerimiz olmasa zor… Normal maaşlara kalsak idare olacak gibi değil yani” diyerek, sabit gelirle geçinmenin giderek zorlaştığına işaret ediyor.

Naile Eroğlu ise geleneğin ağır bastığını ifade ederek, “Kuruyemiş fiyatları eskiye göre biraz daha yüksek ama yine de duramıyoruz, alıyoruz çünkü kuruyemişin yerini hiçbir şey tutmuyor” diyor. Eroğlu’nun yeni yıl dileği ise her şeyi özetler nitelikte: “Yeni yıl herkese hayırlı uğurlu olsun, sağlıklı günler olsun, biraz daha indirimli günler olsun.”

Sonuç olarak, İzmir Kemeraltı Çarşısı’nda yaşanan manzara, sadece kuruyemiş fiyatlarına dair değil, genişleyen bir ekonomik sıkıntının sosyal hayata ve tüketim alışkanlıklarına olan derin etkisine dair bir fotoğraf sunuyor. Yılbaşı gibi geleneksel olarak coşku ve bollukla anılan bir dönemde dahi, hesaplı alışveriş, miktarda kısıntı ve “mecburiyet” gibi kavramlar ön plana çıkıyor. Esnafın “orta direk yok oldu” tespiti ve vatandaşların “idare ediyoruz” ifadeleri, güncel ekonomik iklimin toplumun geniş bir kesimi üzerindeki ağır yükünü açıkça ortaya koymaktadır.

Haber içeriği ANKA Haber Ajansı kaynak alınarak detaylandırılmış ve genişletilmiştir. Görseller ve ek bilgiler temsilidir.


İlgili Haberler

Euo Bölgesi’nde sanayi üretimi arttı

haberci

En düşük emekli maaşı ne kadar olmalı? 5 parti seçmeni de aynı rakamı verdi

haberci

Gümüş değerini ikiye katladı; Onsu ilk kez 60 doları aştı!

haberci
Yükleniyor....

Bu web sitesi deneyiminizi iyileştirmek için çerezler kullanır. Bunu kabul ettiğinizi varsayacağız, ancak isterseniz devre dışı bırakabilirsiniz. Kabul Et Devamını Oku

Gizlilik ve Çerez Politikası
gazete haberleri