Futbolda Şike ve Bahis Operasyonunda Sarsıcı Gelişme: Mert Hakan Yandaş’ın WhatsApp Mesajları Gün Yüzüne Çıktı
Soruşturma dosyasına damga vuran dijital deliller, sporun temizliği ve profesyonel futbolcuların yükümlülükleri hakkında derin soruları yeniden gündeme taşıdı.
Türk futbolunun son dönemdeki en kapsamlı ve sarsıcı soruşturmalarından biri olan bahis ve şike operasyonu, yeni ve çarpıcı bir boyuta evrildi. Soruşturma kapsamında gözaltına alınarak ardından tutuklanan isimler arasında yer alan Fenerbahçe’nin tecrübeli orta saha oyuncusu ve kaptanlarından Mert Hakan Yandaş‘ın, arkadaşı Ersen Dikmen ile yaptığı olduğu iddia edilen WhatsApp yazışmaları, savcılık dosyasına delil olarak sunuldu. Bu mesajlar, sadece bir sporcunun kişisel tercihlerini değil, aynı zamanda profesyonel futbol dünyasının karanlık dehlizlerine ışık tutan, üzerinde derinlemesine düşünülmesi gereken bir iletişim kaydı olarak öne çıkıyor.
Mesajlaşmaların odak noktasında, 28 Aralık 2024 tarihli bir diyalog yer alıyor. Bu diyalogda Mert Hakan Yandaş’ın, “yatan bir kuponundan” bahsettiği görülüyor. Arkadaşı Ersen Dikmen’in, “Bir de fark yemiş” şeklindeki yorumuna karşılık Yandaş’ın, “İnanılmaz ya” ifadesini kullandığı tespit edildi. Bu kısa alışveriş, bir futbolcunun spor müsabakaları üzerine bahis olasılığını akıllara getirirken, devamındaki konuşmalar daha da dikkat çekici bir hal alıyor.
Dikmen’in, “Neyse artık konu kapanmıştır” şeklindeki mesajına, Yandaş’ın “Evet bitmiştir” cevabı verdiği kayıtlara geçmiş durumda. Ardından gelen, “Başka eğlence buluruz” ifadesi, bu tür konuşmaların sıradanlaştırıldığı izlenimini uyandırıyor. Ancak asıl vurucu an, Mert Hakan Yandaş’ın bu söze verdiği yanıtla geliyor. Yandaş’ın, “Aynen tek eğlence Fenerbahçe” şeklindeki cevabı, sosyal medya platformlarında kısa sürede viral olarak yayıldı ve binlerce futbolsever tarafından tartışmaya açıldı. Bu ifade, taraftar nezdinde büyük bir hayal kırıklığı ve öfkeye neden olurken, bir kulübün ve renklerin nasıl bir “eğlence” nesnesi olarak görülebileceği sorusunu da beraberinde getirdi.
Soruşturma dosyasında yer alan bir diğer kritik mesaj trafiği ise 8 Ocak 2025 tarihine işaret ediyor. Bu tarihte, Mert Hakan Yandaş’ın Ersen Dikmen’e, “Abi 5 bin atar mısın Bilyoner’e basim. Ben sana yollayayım yarın olur mu” şeklinde bir talep ilettiği iddia ediliyor. Dikmen’in, “Ne yollaması bir sürü borcumuz var” diyerek geri adım attığı bu diyalogda, Yandaş’ın ısrarcı bir tavır sergilediği görülüyor: “Yav o önemli değil. Bodruma basacağım çevirir diye.” Bu ifade, bahis için kaynak arayışı ve kazanılacak paraya olan güveni ortaya koyması açısından dikkat çekici.
Mesajlaşmaların belki de en çarpıcı ve soruşturma psikolojisini yansıtan kısmı ise sonlarına doğru geliyor. Mert Hakan Yandaş’ın, “Konuşmaları sil abi” uyarısında bulunduğu, Ersen Dikmen’in de “Siliyorum” yanıtını verdiği bu kısım, dijital çağda suç soruşturmalarının seyrini ve delillerin kalıcılığını bir kez daha hatırlatıyor. Ancak, silindiği düşünülen bu dijital izlerin soruşturma makamlarınca nasıl elde edildiği, teknik takip ve dijital delil toplama süreçlerinin ne kadar kritik olduğunu gösteriyor.
Bu mesajlaşmalar, sadece bir futbolcunun yargı sürecindeki konumunu etkilemekle kalmıyor, Türk futbolunun üzerinde uzun süredir dolaşan şike, bahis ve etik dışı ilişkiler şüphelerini yeniden alevlendiriyor. Taraftarlar, spor yazarları ve hukukçular, bu delillerin spor disiplin hukuku ve ceza hukuku kapsamında nasıl yorumlanacağını tartışıyor. Futbol Federasyonu’nun ve kulüplerin, sporcuları bu tür yasa dışı ve etik dışı faaliyetlerden korumak ve caydırmak adına daha sıkı denetim mekanizmaları geliştirmesi gerektiği yönündeki çağrılar her geçen gün daha güçlü bir hal alıyor. Mert Hakan Yandaş özelinde yaşanan bu süreç, sporun asıl ruhunun; yani rekabetin, saygının ve dürüstlüğün ne kadar kırılgan olduğunu ve sürekli bir koruma ve farkındalık gerektirdiğini bir kez daha hatırlatıyor.