Ekleristan’da Mali Fırtına: Tatlıcılık Devi Konkordato İlan Etti
Türkiye’nin hızla yükselen tatlıcılık zinciri Ekleristan, kuruluşundan sadece beş yıl sonra derin bir mali krizle sarsıldı. 2020 yılında Bursa’da kurulan ve adeta bir franchise rüyası olarak ülkenin dört bir yanına yayılan marka, yaşadığı ağır finansal darboğazın ardından resmi olarak konkordato koruması için başvuruda bulundu. Bu hamle, sektörde şok dalgaları yarattı ve perakende gıda sektöründeki ekonomik baskıları bir kez daha gözler önüne serdi.
Bir Franchise Fenomeninden Mali Çöküşe
Ekleristan Gıda Sanayi Ticaret A.Ş., özellikle ekler, makaron, geleneksel sütlü tatlılar, pastalar ve dondurma çeşitleriyle kısa sürede geniş bir müşteri kitlesi edinmişti. Agresif franchise modeli sayesinde, kurulduğu andan itibaren inanılmaz bir hızla büyüdü ve Türkiye’nin 61 ilinde varlık göstererek, toplam 400’ün üzerinde şubeye ulaştı. Ancak görünüşteki bu parlak büyüme, altında yapısal ve finansal sorunları barındırıyordu. Ekonomideki genel enflasyonist baskılar, artan ham madde maliyetleri, işletme giderleri ve muhtemelen hızlı büyümenin getirdiği operasyonel yükler, şirketin nakit akışını kemirdi ve iflasın eşiğine getirdi.
Mahkemeden Kritik 3 Aylık Soluklanma Kararı
Şirket, mali sıkıntılarını aşmak ve borçlarını yeniden yapılandırmak amacıyla Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne konkordato talebiyle gitti. Mahkeme, yapılan başvuruyu derhal ele aldı ve şirketin nefes alabilmesi için kritik bir karara imza attı. Buna göre, Ekleristan hakkında 3 aylık geçici mühlet kararı verildi. Bu süre, şirketin mali durumunun detaylı bir şekilde incelenmesi ve nihai bir karara varılması için bir ara evre niteliği taşıyor.
Mahkemenin aldığı geçici tedbirler oldukça kapsamlı ve şirketin hareket alanını ciddi şekilde düzenliyor. Karara göre:
- Ekleristan’ın kayıtlı tüm taşınır ve taşınmaz malları üzerinde, mahkemeden alınacak özel bir izin olmaksızın, üçüncü kişilere devir yasağı getirildi. Bu, şirketin varlıklarını korumak için alınan en önemli tedbirlerden biri.
- Şirket, mahkeme izni dışında, geçici mühlet süresince rehin tesis edemez, kefil olamaz, işletme tesisatını devredemez veya herhangi bir karşılıksız (ivazsız) tasarrufta bulunamaz.
- Alacaklılar açısından ise, 8 Aralık 2025 tarihinden itibaren şirket aleyhine yeni icra ve iflas takibi başlatılamayacak. Ancak bu yasak, İcra ve İflas Kanunu’nun 206. maddesinde belirtilen imtiyazlı alacaklar (örneğin, işçi alacakları) ve rehinle teminat altına alınmış alacaklar için geçerli değil.
Komiser Ataması ve Alacaklıların Süreci
Mahkeme, şirketin mali tablolarını, borçlarını ve varlıklarını titizlikle incelemek üzere deneyimli bir ismi görevlendirdi. Nesrin Beşe, konkordato komiseri olarak atandı ve önümüzdeki üç ay boyunca şirketin gerçek mali durumunu ortaya çıkarmakla yükümlü kılındı. Komiserin hazırlayacağı rapor, mahkemenin nihai kararında belirleyici rol oynayacak.
Sürecin şeffaf işlemesi için alacaklılara da bir itiraz hakkı tanındı. Kararın ilan edildiği günden itibaren 7 günlük kesin bir süre içerisinde, alacaklı olduğunu iddia eden kişi ve kurumlar, mahkemeye dilekçe ile başvurarak konkordato mühleti verilmesini gerektiren bir durum olmadığını delilleriyle birlikte ileri sürebilecek. Bu, alacaklıların haklarını korumaya yönelik standart bir hukuki prosedür.
Belirsizlik Süreci ve Sektöre Yansımalar
Mahkeme, olası acil gelişmeleri göz önünde bulundurarak, duruşma için kesin bir tarih belirlemedi. Geçici mühletin uzatılması veya süre dolmadan önce yeni ve önemli sebeplerin ortaya çıkma ihtimali, esnek bir takvim izlenmesini gerektiriyor. Bu da, önümüzdeki üç ayın hem Ekleristan hem de alacaklıları için yoğun bir belirsizlik ve bekleme dönemi olacağını gösteriyor.
Ekleristan’ın yaşadığı bu sıkıntı, sadece bir şirketin mali krizi olmanın ötesinde, özellikle hızlı franchise büyümesi gösteren gıda perakendeciliği sektörü için önemli bir ders niteliği taşıyor. Yüksek enflasyon, maliyet artışları ve tüketici harcamalarındaki daralma gibi makroekonomik faktörlerin, sağlam olmayan finansal modeller üzerine inşa edilmiş büyüme hikayelerini nasıl sarsabileceğini gözler önüne seriyor. Şirketin, komiserin incelemesi ve mahkemenin nihai kararı sonrasında varlığını sürdürüp sürdüremeyeceği, 400’ü aşkın şubenin ve binlerce çalışanın akıbeti ise önümüzdeki aylarda netlik kazanacak.