Uzman Doktordan Kritik Uyarı: Kışla Birlikte BETA Enfeksiyonu Vakaları Hızla Artıyor
Soğuk havaların kendini iyiden iyiye hissettirdiği şu günlerde, çocuk polikliniklerinde endişe verici bir artış gözlemleniyor. Güven Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Selin Kuzucu, özellikle okul çağındaki çocukları etkisi altına alan ve hızla yayılabilen BETA (A Grubu Beta Hemolitik Streptokok) enfeksiyonu vakalarında belirgin bir sıçrama yaşandığını açıkladı. Dr. Kuzucu, bu artışın arkasında yatan nedenleri, riskleri ve ailelerin alması gereken hayati önlemleri detaylarıyla anlattı.
Dr. Kuzucu, “Son haftalarda polikliniğimize boğaz ağrısı ve yutkunma güçlüğü şikâyetiyle başvuran çocuk hasta sayısında ciddi bir artış var. Mevsim geçişi ve okulların açık olması, kapalı ve kalabalık ortamlarda geçirilen süreyi artırıyor. Havalandırmanın sınırlı olduğu sınıflar, beta mikrobu için adeta bir yayılma alanı oluşturuyor. Bir çocukta tespit edilen enfeksiyon, öksürük ve hapşırıkla havaya yayılan damlacıklar veya ortak kullanılan eşyalar yoluyla, çok kısa sürede sınıf arkadaşlarına da bulaşabiliyor” dedi.
Grip ile Karıştırmayın: Beta Enfeksiyonunun Ayırt Edici Belirtileri
En büyük tehlikenin, hastalığın sıradan bir üst solunum yolu enfeksiyonu veya grip sanılarak hafife alınması olduğunu vurgulayan Uzm. Dr. Selin Kuzucu, iki hastalık arasındaki kritik farklara dikkat çekti.
“Ailelerin çok dikkatli olması gerekiyor. Ani başlayan, 38-39 dereceyi bulabilen yüksek ateş, şiddetli boğaz ağrısı ve buna bağlı yutma güçlüğü beta enfeksiyonunun başlıca işaretleridir. Burada en önemli ayırt edici faktör, öksürüğün olmaması veya çok az görülmesidir. Gripte öksürük ön plandayken, beta enfeksiyonunda boğazdaki iltihaplanma ve ağrı çok daha belirgindir. Çocukta ayrıca baş ağrısı, karın ağrısı, mide bulantısı, boyun lenf bezlerinde şişlik ve bademcikler üzerinde beyaz iltihap lekeleri de görülebilir.”
“İki Gün Bekleyelim” Yaklaşımı Riskli!
Dr. Kuzucu, ailelerin bazen “ilaç yüklemeyelim” düşüncesiyle veya hastalığın hafif seyredeceği umuduyla doktora başvuruyu geciktirdiğini, ancak bunun ciddi sonuçlar doğurabileceğini ifade etti.
“Beta enfeksiyonu beklemeyi sevmez. Zamanında müdahale edilmezse, sadece çocuğun daha uzun süre ateşli ve halsiz kalmasına neden olmakla kalmaz, aynı zamanda kalp romatizması (akut romatizmal ateş), böbrek iltihabı (poststreptokokal glomerülonefrit) gibi ciddi komplikasyon risklerini de artırır. Ayrıca, tedavi edilmeyen bir çocuk, okulda, evde veya sosyal çevresinde hastalığı hızla yaymaya devam eder. Erken teşhis ve tedavi, hem çocuğun konforu ve sağlığı, hem de toplum içinde bulaşın zincirini kırmak açısından hayati önem taşıyor.”
Okul Ortamında Yayılım Hızı Endişe Verici
Okulların beta enfeksiyonunun yayılmasındaki merkezi rolüne bir kez daha dikkat çeken Kuzucu, gözlemlerini şu sözlerle paylaştı:
“Ne yazık ki pratikte sıkça şunu görüyoruz: Bir sınıfta bir çocukta beta enfeksiyonu teşhis edildikten sonra, birkaç gün içinde aynı sınıftan üç-beş çocuk daha benzer şikâyetlerle polikliniğimize geliyor. Bu da bulaşın ne kadar hızlı ve kolay olduğunu gösteriyor. Ailelere tavsiyem, çocuklarını bu dönemde çok yakından takip etmeleri. ‘Boğazı biraz kızarık ama idare eder‘ dememek gerekiyor. Özellikle ateş ve boğaz ağrısı birlikteliği varsa, mutlaka bir çocuk sağlığı uzmanı tarafından değerlendirilmelidir. Basit bir boğaz kültürü veya hızlı streptokok testi ile tanı kolayca konulabilir.”
Doğru Tedavi ile Hızlı İyileşme ve Okula Dönüş
Beta enfeksiyonunun tedavisinde antibiyotik kullanımının şart olduğunu belirten Dr. Kuzucu, doğru ilacın ve dozun hekim tarafından reçete edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
“Tanı konulduktan sonra başlanan uygun antibiyotik tedavisi, şikâyetleri genellikle 24-48 saat içinde belirgin şekilde azaltır. Ateş düşer, çocuğun iştahı ve enerjisi yerine gelmeye başlar. Daha da önemlisi, antibiyotiğe başlandıktan 24 saat sonra bulaşıcılık büyük ölçüde ortadan kalkar. Bu da çocuğun, genel durumu düzeldiğinde, okuluna ve sosyal hayatına daha güvenli bir şekilde dönebilmesi anlamına gelir. Tedavi süresi tamamlanmalı, ateş düştü diye ilaçlar asla yarıda kesilmemelidir.”
Son Uyarı ve Öneriler
Uzm. Dr. Selin Kuzucu, açıklamasını ailelere yönelik genel bir uyarıyla sonlandırdı: “Kış boyunca çocuklarda gelişen her boğaz ağrısını otomatikman grip sanmak büyük bir yanılgı olur. Okul döneminde, özellikle de kış aylarında, beta enfeksiyonları ne yazık ki çok sık görülüyor. Belirtileri tanımak, hafife almamak ve zamanında hekime başvurmak, çocuğunuzun sağlığını korumanın ve daha ciddi sorunların önüne geçmenin en etkili yoludur. El hijyeni, hasta çocukların okula gönderilmemesi ve kapalı ortamların sık sık havalandırılması da alınabilecek basit ama etkili önlemler arasında.”