Ekonomi

Limak İskoçya’da güvenliğe takıldı





Limak Holding’in Birleşik Krallık Rüyası: Glasgow Havalimanı Satın Alma Girişimi Ulusal Güvenlik Duvarına Çarptı

İngiliz basını, AKP iktidarının kamu ihalelerinin değişmez ismi Limak’ın İskoçya’daki stratejik havalimanı hamlesinin, “tartışmalı bağlantılar” ve güvenlik endişeleri gerekçesiyle reddedildiğini yazdı. Şirketin İngiltere’deki imaj sorunları, sadece havalimanıyla sınırlı değil.

Türkiye’de son yirmi yıldır kamu ihaleleri denildiğinde akla gelen ilk isimlerden biri olan Limak Holding, uluslararası arenada genişleme hedeflerinde beklenmedik bir engelle karşılaştı. Holdingin, Birleşik Krallık’ın İskoçya bölgesinde bulunan ve askeri açıdan kritik öneme sahip Glasgow Prestwick Havalimanı‘nı satın alma girişimi, İngiliz hükümetinin “ulusal güvenlik incelemesi” nedeniyle suya düştü. İngiltere’nin köklü gazetelerinden The Sunday Times’ın haberine göre, havalimanının özelleştirilmesi sürecinde en güçlü aday konumunda olan Limak’ın teklifi, bu incelemenin ardından resmen reddedildi.

Haberde dikkat çeken nokta, İngiliz basınının Limak Holding’i tanımlama biçimi oldu. Gazete, holding için “Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la tartışmalı bağlantıları olduğu iddia edilen bir şirket” ifadesini kullandı. Bu tanım, Türkiye’de sıkça gündeme gelen “yakınlık” ve “ihale” ilişkisi iddialarının, şirketin uluslararası imajına nasıl yansıdığını gözler önüne serdi.

Glasgow Prestwick Havalimanı, sıradan bir ticari havaalanı olmanın çok ötesinde stratejik bir role sahip. Haberde vurgulandığı üzere, havalimanı ABD ordusunun yakıt ikmali için düzenli olarak kullandığı duraklardan biri ve eski ABD Başkanı Donald Trump’ın İskoçya’daki ünlü golf sahasına da oldukça yakın bir konumda bulunuyor. Bu askeri ve siyasi hassasiyetler, Birleşik Krallık hükümetinin satış sürecinde özellikle “ulusal güvenlik” kriterlerini ön plana çıkarmasına neden oldu. Nihai karar, havalimanının kamu mülkiyetinde kalmaya devam edeceği yönünde şekillendi.

The Sunday Times’ın haberinde, reddetme kararının arka planındaki gerekçeler detaylandırılmazken, dikkat çekici bir şekilde Limak Holding’in AKP iktidarı ve Rusya ile olan bağlantılarına geniş yer verildi. Gazete, “Limak’ın, Türkiye’de muhalif siyasetçiler tarafından Erdoğan’ın ‘beşli çetesi’nden biri olarak nitelendirildiğini ve kamu ihalelerini kazanan beş şirketten biri olduğunun iddia edildiğini” yazdı. Haberde, Limak sözcüsünün bu tür yolsuzluk ve kayırmacılık iddialarını kesin bir dille reddettiği de aktarıldı. Ayrıca, şirketin geçmişte Rusya’da üstlendiği büyük projeler de hatırlatılarak, olası bir güven endişesine işaret edildi. Limak yetkilisi ise gazeteye yaptığı açıklamada, Rusya’daki ortaklıklardan çıkıldığını belirtti.

Limak Holding’in Birleşik Krallık’taki sıkıntıları sadece havalimanı satın alma girişimiyle sınırlı değil. Şirketin ülkedeki diğer büyük projesi de İngiliz basını ve sivil toplum kuruluşları tarafından sert eleştirilerin odağında. İngiltere’nin üçüncü lig takımlarından Luton Town için “çevre dostu” bir stadyum inşa etmeyi taahhüt eden Limak’ın bu hamlesi, “yeşil aklama” (greenwashing) eleştirilerine maruz kalıyor. İngiliz New Civil Engineer dergisine konuşan bir çevre aktivisti, şirketin Türkiye’deki faaliyetlerine atıfta bulunarak, “Limak, Türkiye’de doğayı ve ekolojiyi tahrip etti. Şimdi ise Luton’da çevreci bir stadyum yaptığını söyleyerek itibarını temizlemeye çalışıyor” ifadelerini kullandı. Bu eleştiriler, şirketin uluslararası arenada sadece siyasi değil, aynı zamanda çevresel ve sosyal sorumluluk anlamında da bir imaj sorunu yaşadığını gösteriyor.

Limak’ın uluslararası projelerdeki performansı da sorgulanıyor. İspanyol devi Barcelona’nın Camp Nou stadyumunun renovasyon işini gecikmeli olarak tamamlaması, şirketin yurtdışındaki iş takvimi ve taahhütlerini yerine getirme konusundaki kabiliyetine dair şüpheleri de beraberinde getirmişti. Tüm bu unsurlar bir araya geldiğinde, Limak Holding’in Türkiye’deki güçlü konumunun, Birleşik Krallık gibi titiz güvenlik ve şeffaflık incelemelerinin yapıldığı bir ülkede yeterli olmadığı ortaya çıkıyor. Glasgow Prestwick vakası, bir Türk holdinginin küresel bir oyuncu olma yolunda karşılaşabileceği jeopolitik engelleri ve itibar risklerini tüm çıplaklığıyla gösteren sembolik bir örnek olarak kayıtlara geçti.

Haber, The Sunday Times ve diğer İngiliz basın organlarındaki yayınlardan derlenerek detaylandırılmıştır.


İlgili Haberler

Son ödeme yarın: Kaçıran zamlı ödeyecek

haberci

Dünyadan 7 kat daha pahalıyız

haberci

Garsonlar ve komiler endişeli! En az 8-10 bin liralık kayıp yaşanacak

haberci

Yorum Bırakın

Bu web sitesi deneyiminizi iyileştirmek için çerezler kullanır. Bunu kabul ettiğinizi varsayacağız, ancak isterseniz devre dışı bırakabilirsiniz. Kabul Et Devamını Oku

Gizlilik ve Çerez Politikası